DÜŞÜNCE ÜZERİNE

 





                                                      

Düşünmek her bireyin en temel haklarından biridir ve bizi diğer bütün mahlukattan ayıran en bariz vasfımızdır. Peki bizi yaratılışta özel kılan düşüncelerimizin sadece bizimle kalacağından ne kadar eminiz? Zihnimizin içinin bize ait olduğunun garantisini verebilir miyiz? Bir çoklarımız “Evet, benim düşüncelerim benimledir garantisini verebilirim.” diyecektir. Öyle olup olmadığını biraz da biz irdeleyelim bakalım.

Okuyanlar bilirler George Orwell’ın distopyasında düşünce suçluları vardır, yani tek suçu düşünmek olan insanlar. Tele-ekranlar tarafından izlenen ve düşüncelerini saklamak için köşe bucak düşünce polislerinden kaçan insanlar. En temel haklarından korkuyorlar çünkü zihinlerinin en derinlerinde bile olsa birileri tarafından okunabilirler. Ama biz farklı bir dünyada yaşıyoruz böyle şeyler sadece bilim-kurgu ya da çok gizli tesislerde olur diyebilirsiniz, belki haklısınızdır; herkesin kendi işine baktığı, kimsenin kimseye kin gütmediği, yalanın dolanın olmadığı ve her şeyin dört dörtlük olduğu ütopik bir dünyada yaşasak ben de size hak verirdim. Amacım size kendi görüşümü kabul ettirmek ya da saçma sapan sorulara boğup canınızı sıkmak değil, sadece biraz düşündürtmek istiyorum. Hepimiz sosyal medya mecralarından, kısa mesaj uygulamalarından her gün binlerce mesaj atıyor, içerik paylaşıyoruz. Bırakın yaptığımız bir paylaşımı attığımız tek bir mesaj bile bizden bir parça içeriyor. Farkında olmadan attığımız her şeyle bize ait olan yap bozdaki eksik parçaları tamamlıyoruz. Evet farkındayım bana da biraz abartı gelmiyor değil, “Kim bizim düşüncelerimizle ne yapsın?” diyorsunuz. Ama sizi temin ederim buradaki doğru soru bu değil. Doğru soruya, “Birisi bizim düşüncelerimize erişmek isterse bunu başarabilir mi?” diyebiliriz. Sizce birisi sizinkilere erişmek isterse bunu başarabilir mi? Bu sorunun cevabını size bırakıyorum.

Ne düşüncelerimizin bizim olup olmadığına net bir cevap verebiliyoruz ne de onlardan haberdar olanın sadece biz olduğumuza. Bu belki yaşadığımız zamanla ilgili belki de sadece insanla, bilemiyorum. Sanırım her hâlükârda tek çıkar yol düşünmek.


                                                                                ***Suya Nakış İşleyen Bir Çılgın***    

   

Yorumlar

Popüler Yayınlar